Doğu Karadeniz’de geçmişte insanların yaşadığı tek ada olan Giresun Adası’na gelenler, Bizans mezarları, tarihi surlar, manastır harabesi, şapel pitos (ürünleri saklamaya yarayan büyük çapta küpler) gibi tarihi kalıntıları inceleme imkanı buluyor.
Çok sayıda kuş türüne ev sahipliği yapan 39 dönüme sahip adada, karabatak ve martıların yuvaları gözlemlenebiliyor.
“Amazon kadınları”, “Herkül’ün altın postu aradığı yer” gibi mitolojik hikayeleriyle bilinen adaya, Üçkayalar Balıkçı Barınağı’ndan günlük tur düzenleyen tekneyle ulaşım sağlanıyor.
Hava şartlarına göre ekime kadar ziyaret edilebilen ada, Karadeniz turuna çıkan yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çekiyor.
Almanya’dan gelerek Karadeniz’i gezen Halil İbrahim Işık, Giresun’un tarihiyle çok farklı bir şehir olduğunu söyledi.
İlk kez bir adaya çıktığını dile getiren Işık, “Giresun Adası çok enteresan bir yer, tarihi, atmosferi çok değişik. Ada çok doğal, hiç el değmemiş, her şey olduğu düzende kalmış. Tarihi kalıntılar da günümüze kadar gelmiş, beni en çok etkileyen mezar bölümü oldu, kale bölümü de bizleri etkiledi” dedi.
Amasya’dan gelen Selim Eroğlu ise Giresun Adası’nın bitki çeşitliliğini çok güzel bulduğunu belirtti.
Tarihi kalıntıların kendisini etkilediğini vurgulayan Eroğlu, şöyle konuştu:
“Adayı gezip tarihini görmek bizim için gerçekten çok farklı oldu. Bundan önce katıldığım tekne turlarında bu tür yerlerin genelde etrafından geçip giderdik ama şu anda adanın içerisine çıkmak bizi memnun etti. Buraya gelmeden önce bu kadar bitki çeşitliliği hayal etmemiştim.”
Ürdün’den gelen Ahmad Hdaib da Giresun’un, sakinliğiyle güzel bir yer olduğunu ifade ederek, adayı gezmekten duyduğu memnuniyeti aktardı.
Adaya günlük tur düzenleyen teknenin müdürü Gökhan Akkuş, yabancı turistlerin genellikle Körfez ülkelerinden geldiğini ifade etti.
Bahreyn, Katar, Ürdün, Suudi Arabistan’ın yanı sıra bu yıl Birleşik Arap Emirlikleri’nden de turist aldıklarını kaydeden Akkuş, yurt içinden Doğu Karadeniz’e gelenlerin de adayı tercih ettiğini söyledi.
Akkuş, özellikle Körfez ülkelerinden gelenlerin Karadeniz’in coğrafyasına hayran kaldığına dikkati çekerek, yaylaların yanı sıra denizde de turistlerin keyifli vakit geçirdiğini anlattı. (AA)